19 Temmuz 2010 Pazartesi

Yavuz Hoca'dan Mektup Var!...

Sevgili Hocam Yavuz Peker, Bloktaki ilk yazımdan sonra aşağıdaki iletiyi göndermişti. Ben de sizlerle paylaşmak istedim.

Merhaba Hüseyin,

Bildiğin üzere Karaova ile ilgili epeyce derinlemesine bir araştırma yazını Çömlekçi köyü sitemde yayınlamıştım. Özellikle o ilk başlangıç yazısı Theangela siten için katkı sağlayabilirdi. Şimdi bakıyorum da, siteyi yayından kaldırmışlar, ve ben, tedbirsizce yedeğini de almamışım. Yok oldu yani. Ancak, çok da bilinmedik şeyleri ortaya çıkarmış da değildim. Sadece gözardı edilen ve edilmek istenen bazı ögelerle, bir takım bilgiler arasında ilişki kurarak sentezlere gitmeye çalışmıştım.
Theangela unutulmuş şehri için kurduğun sitenin, gelişeceğini düşünüyorum. Sayfalarında benim için yazdığın övgü dolu sözler için teşekkürlerimi sunarım. Yaptıklarım sadece ölene kadar görev saydığım inançlardan kaynaklanıyordu, yoksa, Sokrates'i anlatıp sınıftan çıkmak hiç de zor değildi.
Mehmet Vuran o yörede yaşayan çağımızdaki en önemli değerlerinden biri, belki de tekidir. O tüm olumsuz şartlara aldırmadan, inatla yolundan yürüyen bir inanç adamıdır, bizlere kazandırdığı öğretiler ve diğer şeyler sonra gelir. Tarım ve Bağ konusunda, devlet dairelerinin cılız resmi yayınları ve çalışmaları da dahil, bu derecede aydınlatıcı ve ayrıntılı, yöreye uygun çalışmaları hiç bir yerde bulamazsınız. Yaptığı çalışmaların ağırlığı bu noktada olmakla birlikte, kültürel çalışmalarıyla da,yine herkesin ulaşmakta zorluk çekeceği düzeylerde, yöreselliğinin eşsiz tadını bizlere sunmaktadır.
Cevat hocam da her zaman ilerici kimlik yapısı ile, durağan uyuşturulmuş düzene, çarpık ve yanlış eğitim düzenine ve bu düzenin yarattığı doğru düşünmekten aciz,zavallılaştırılmış insanlara karşın, örnek fikir ve girişimler içinde bulunabilen Karaova'lı bir fikir adamıdır.

...

1 Temmuz 2010 Perşembe

Gordi(y)on Sadece Bir Alışveriş Merkezi Değildir!

Evet! Maalesef böyle bir başlık da atmak gerekti. Polatlı'dan Gordi(y)on'a giderken bir arkadaşımıza da "Gordion'a gidiyoruz. Sen de gel!" demiştik. O da "Taa Ankara'ya mı gideceksiniz?!" demişti. Gordion derken, yeni açılan bir AVM'yi kastediyordu. "Allah iyiliğini versin, orası değil, höyüğün olduğu yere gideceğiz." dedim. Biz Gordion'a gittik. Akşam başka bir arkadaşla kanuşurken, Gordion'a gittiğimizden bahsettim. O da "Neler aldınız?" dedi. O da AVM'ye gittik sanmıştı. İki arkadaş da mühendislik okumuştu, üstelik birisi de akademisyendi. Maalesef geldiğimiz nokta bu. Tüketim toplumu olduğumuzun en çarpıcı işareti. Güzelim kültürümüzü ve tarihimizi değil, AVM'leri hatırlıyoruz hemen. Zaten kaçımız çocuklarımızı tarihi ve kültürel mekanlara götürüp geçmişimizi öğretme çabası içinde?! Oysa olanağı olan pekçok kişi çocuğunu oyalamak için haftada birkaç kez AVM'ye gitmektedir. Kabahat kimin? Günümüz yaşam şeklinin mi yoksa bizlerin mi?